Karayipler, Amerika ve Orta Amerika’da yetişen, “Barbados kirazı” olarak da bilinen küçük ağaççıklara verilen isimdir Acerola. Genellikle bu bölgelerin kuru kesimlerinde bulunur. Kiraz gibi küçük kırmızı meyveleri vardır bu ağacın. Sulu, tatlı-acı bir etki kısmı bulunan bu meyve, yani Acerola, tam bir C vitamini deposudur. Sadece 100 g’ında 1000-4500 mg arası C vitamini bulunur. Ayrıca yapılan bir klinik araştırmaya göre, Acerola’nın C vitamini deposu olarak bilinen portakala kıyasla 50 ile 100 kat daha fazla C vitamini içerdiği sonucuna ulaşılmıştır.
Detaylara linkten ulaşabilirsiniz.
https://www.sciencedirect.com/
İçinde 150’den fazla besin bileşeni tespit edilen Acerola’daki A vitamini oranıysa 100 g’da 4300-12500 ünite arasındadır. Tiamin, Riboflavin, Niasin, Kalsiyum, Demir ve Bioflavonoidler de Acerola’nın diğer bileşenleridir. Ayrıca içinde fosfor, potasyum, malik asit, pantotenik asit magnezyum da vardır.
“Tarım ve Besin Kimyası Bülteni”nin 2005 yılında yayınladığı bir yazıda araştırmacıların Acerola’nın antioksidan taşıdığını tespit ettikleri duyurulmuştur. Hücresel bozulmaya neden olan pek çok hastalığa davetiye çıkaran toksinleri nötrleyen antioksidanlar, aynı zamanda bağışıklık sistemini de destekler.
Yapılan ilk HPLC analizleri sonucunda her türlü Acerola suyunun yüksek düzeyde C vitamini içerdiği doğrulanmıştır. Ayrıca rutin olarak yapılan DPPH testlerinde Acerola sularının antioksidan özellikleri ölçülmüş. Sonuçlar, Acerola suyunun saf C vitaminiyle karşılaştırıldığında daha yüksek antioksidan potansiyeli taşıdığını kanıtlamış.
Başka bir test serisinde de Acerola suyu, rutin ve C vitamini takviyesi alanlarla şeker ve yağ bakımından zengin çeşitli süpermarket ürünleri kıyaslanmış. Bir ayın ardından iki farklı diyeti uygulayan grupların kemik iliği, periferik kan, karaciğer, beyin ve böbrek üzerindeki etkileri incelenmiş.
Sonuçlara bakıldığında olgun veya endüstriyel Acerola suyu takviyesi alan grubun kan, böbrek, karaciğer ve kemik iliğinde diyete kaynaklı DNA hasarının kısmen tersine çevrildiği görülmüş. Olgunlaşmamış Acerola suyu ile alınan gıda takviyesinin ise kan, böbrek ve kemik iliği üzerinde yararlı etkileri gözlemlenmiş. Rutin takviyesinin tüm doku, C vitamini takviyesininse böbrek ve karaciğerdeki DNA hasarını azalttığı gözlemlenmiş.
Araştırmada Acerola suyunun oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olduğu ve obezite abileceğini sonucuna ulaşılmış.
Vücudumuz ne yazık ki gerekli C vitaminini ve bioflavonoidleri depolayamadığından Acerola gibi yüksek C vitamini oranına sahip meyveler, ihtiyacımız olan C vitaminini bize sağlayarak bağışıklık sistemimizi güçlendirir.
Acerola’daki C vitaminin önemli bir özelliği daha bulunmaktadır. O da vücudumuzda kolajen oluşumuna desteklemesidir.
Düzenli kolajen kullanımımızı Acerola ile destekleyerek vücudumuzun ihtiyacı olan sağlıklı yenilenmeyi kısa sürede sağlayabiliriz.